22 Ekim 2021

Naber

Acayip sinirli bir günündeyim aslında. Baş ağrılı. Sebepsiz. Ama sonradan kendine sebep buldurabilen… Tahammülüm sınırda ve sakin kalmaya çalışınca ağlayasım geliyor. Hem bir şeyleri dağıtmak kırmak dökmek istiyorum hem de hiçbir şeyi bozmak istemiyorum. Ortada kırılmalık dökülmelik bi sebep yok çünkü neden ben gerilimliyim diye herkesi de gereyim ki.

Dişlerimi çok sıkıyorum bugün. Hala sıkılı. Aklıma geldiği an gevşetiyorum çenemi ama 2 sn sonra yine sıkmış oluyorum.

Sabah kahve içmeme rağmen geçmedi başımın ağrısı, ağırlığı. Kahve beni pamuk gibi yapardı oysa. 

Ağrı geçmeyince öğlene doğru ilaç aldım. Ama yine de rahatlayamadım bir türlü. 

O kadar gergindim ki dişler sürekli sıkılı olduğu için başım da sıkışmaya devam etti tabi. 

Hava da ne güzeldi bugün, güneşli Işıl Işıl ve ne soğuk ne sıcak. Tam kıvamında. 

Çıkıp gezmelik, vapura binmelik, kafana göre takılmalık bir gündü. İster Kadıköy’e geç modaya yürü mağazalara bak, ister sahilde bi kahve iç, ya da Beşiktaş’a geç Ortaköy’e yürü. 

Of o ağaçlı yol da ne güzel ya. Bitmesin istiyor insan. Tam sevgiliyle el ele yürümelik. 

Ortaköy’de pek bişey yok bence, sırf o yolu yürümek için gidilir ama. 

Yarın hava güzel olcakmış. Uzun zaman sonra, çıkıp gezsek mi?

3 yorum:

  1. Offf ne güzrl fikir ama. O ağaçlı yolu çekti canım.

    YanıtlaSil
  2. Baş ağrısı çok can sıkıcı bir durum. Bir şekilde rahatlayıp gevşemek lazım.

    YanıtlaSil