12 Ekim 2021

Yıllar geçse de geçmeyen kardeş kıskançlığı

Bazı ilk çocuklar vardır ki neşeyle karşılanmıştır, en güzel şekilde büyütülmeye çalışılmıştır, doyasıya sevilmiştir, ilgilenilmiştir. Ama sonsuz kredi verilmiştir anlamında değil bu, ilgiyle ve dikkatle yetiştirilmiştir yani.

Bazıları da vardır ki anne baba neye uğradığını şaşırmıştır. Kendileri daha çocukken bu nerden çıktı demiştir. Kendi dertlerinden başlarını kaldıramadıkları için çocuk da kendi kendine bir şekilde büyümüştür… Zatürre olmuştur, kafasını yarmıştır, balkondan atlamaya ramak kala havada yakalanmıştır vs…

Ben ikincisiyim. Büyüdükçe de ellerinden geldiği kadar maddi olanaklar sunularak o açık kapatılmaya çalışılmıştır mesela. Ama hiçbir şey duygusal boşluğun yerini doldurmuyor, kesin bilgi.

Böyle çocukların kardeşleri daha şanslı oluyor çünkü anne baba ilk çocukta anne baba olamıyor ama ikincide olabiliyor.

Sonra o kardeş sevgiyle, ilgiyle hatta biraz da şımartılarak büyütülüyor. Ablası da sokak kedisi gibi kalıyor hep. 

Kardeş bir türlü ablasının tuhaflıklarını anlayamıyor. Nankör diyor. Kıymet bilmez diyor. Ablaya kafa tutuyor anne-babamı üzüyorsun diyerek.

Abla anne babaya çemkiriyor bazen. Geçmişi deşiyor, yine en çok kendisinin kanayacağını bile bile. Bazen hak veriyorlar ona ama konuyu kapatıyorlar. Çünkü hiçbir şeyi değiştiremeyiz artık. 

Ama biz de değişemiyoruz işte. Hele ki hayat da diğer yandan vurmaya devam ediyorsa. Hoş onun altında yatan sebep de sevgisizlik çıkıyor ya... 

Demek istediğim, herkes çocuk yapmamalı. Hadi bi tane yaptı, afalladı, bari ikinciyi yapmamalı. Çocuklarda ayrımcılığı hele hiç yapmamalı. 

Ben hayatım boyunca kız kardeşimle iyi olabileceğimi sanmıyorum artık. 

Ve çocuk sahibi olmayı da, anne olmak isteyebileceğimi de sanmıyorum.

Hayattaki en büyük sınavın sevgisiz büyümek olduğunu düşünüyorum. Çünkü bir kere hamurun böyle yoğrulduysa, ömrünün geri kalanında da karşına seni ölümüne sevenler bile çıksa o sevgiyi kabul edemiyorsun, çok yabancı bir duygu olduğu için afallıyorsun, korkuyorsun, kaçıyorsun…

Bizim imtihan da böyle işte.

Neyse ki yaş 35 yolun yarısındayım artık. Allah hayırlı ölüm versin, ölümün güzelini versin bari ne diyim. 

2 yorum:

  1. Zor bir durum. Ben de bilinçli olmadıktan sonra herkesin bir sürü çocuk yapmaması gerektiğini düşünenlerdenim. Benim kardeşim de aksine beni kıskanırdı. Erkek çocuk genelde yaramaz olur, azar işitir. Ben bir şey yapmıyorum ki azar işiteyim. İstiyordu ki bana da kızsınlar. Büyük çocuk olmanın sıkıntılı yanı senin hep küçüğü alttan almanı bekliyorlar.
    Yine de olumlu düşünmeye çalış. Kardeşinle aran düzelir İnşallah.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Pek sanmıyorum çünkü önceden anlaşır gibi görünsek de tahammül ediyorduk sadece. Karakter olarak çok farklıyız. Normalde kardeş olmasak da dışarda tanışsak arkadaş olmazdık muhtemelen. :)

      Sil