08 Temmuz 2020

Türk kahvesi duble olsun



Akşam oldu hüzünlendim ben yine...

Bugün gün boyu evde yalnızdım. Dışarı çıkmaya cesaret edemiyorum hala, mecbur değilsem çıkmıyorum. Ama evde de baya bunaldım. Camın önüne oturup bulutlarla konuştum. Gören olduysa deli mi bu demiştir muhtemelen :) Hüznün ağırlığıyla bir iki gözyaşı da dökmüş olabilirim.

Ölümü düşündüm, korkunç değil aslında. Hani cehennem azabı, kabir azabı falan bir sürü şey yerleştirilir ya taa çocukken küçük beyinlerimize. Aslında sadece ruhumuza ödünç aldığımız kıyafeti yerine teslim edip gidiyoruz. Kurtlar kemirmiş, yılanlar sokmuş falan... bize olmuyor ki onlar. Ruhumuz başka yerde, berzah aleminde beklemede... Toprağa ait olanı toprağa geri iade ediyoruz, o da tepe tepe kullanıyor. Gayet normal.

Sonra belki başka bir kıyafetle başka bir yerde yeniden başlıyoruzdur...
Astroloji öğrenmeye başladığımdan beri reenkarnasyona inanıyorum artık. Mantıksız gelmiyor.

Cehennem de dünyada, cennet de. Şeytan da dünyada, melek de...

Aramızda, sonsuza kadar kötü kalacaklar da var. Şeytan işte onlar.

Geri kalanlar da Satürnden, Plütondan dayak yiye yiye düzelenler...

Böyle düşünüp uzaklara bakarken yeşil bir kuş geçti önümden, sonra bir duman gördüm karşı ufukta yanıyordu bir yerler yine...

Mars koç burcunda yangınlara sebebiyet verirmiş. Gerçekten alev alev yakıyor her yeri.

Hayat her geçen zaman daha da zorlaşıyor sanırım, ya da yok, biz yaşama uyumlandıkça yeni taraflarını keşfediyoruz hayatın.

Kontrol edememek zorluyor bazen. Hem hayatı, hem de kendini... Demek ki kabullenmeyi de öğrenmek gerekiyor.

Haydi birlikte dinleyelim... Müzeyyen Senar'dan, Akşam oldu hüzünlendim ben yine...


7 yorum:

  1. herhalde bu parçayı dimleyince insan aynı düşüncelere dalıyor.ama ben dinlemedim efkarlanacak günümde değilim sanırım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O zaman dinleme bence de :) durduk yere efkar yaratmaya gerek yok :))

      Sil
  2. Bulutlarla konuşmak iyidir, iyi de gelir. Herkes anlamaz bulutların dilinden. Önce insanın başını yerden göğe kaldırması gerekir. Sonra bakması ve sonra görmesi. Bazen masmavi gökyüzünde bir tanecik minik bulut oluyor, arkadaşlarını kaybetmiş olmasından şüpheleniyorum. Bazen bir sürü minik minik gelmişler desen oluşturmuşlar, parti var diyorum. Sanırım bu aralar bulutlara sığınıyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay ile de çok konuşurum ben, bulutlar, ay, yıldızlar, gökyüzü... Ben de bunlara sığınıyorum sanırım.

      Sil
  3. Kontrol edebilmek çok ama çok zor zaten. Çok da yorucu. Herşeyi kontrol altında tutamadığımız için akışına bırakıp durumu kabullenmek en güzeli.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, bazen kontrol etmek mümkün olmuyor kabullenmek gerekiyor.

      Sil
  4. yaşamak dediğin üç beş kısa mutlu andan ibaret :)

    YanıtlaSil