03 Ekim 2020

Kırmızı Oda dizisi


Binnur Kaya'nın ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu herkes biliyor. O yüzden bu dizide de rolünü çok konuşturacağını daha ilk dizi tanıtımlarını gördüğümde biliyordum ama diziyi bir kişiye yükleyecekler gerisi vasat olacak diye düşünüyordum. Öyle olmadı, her bir oyuncu ayrı başarılı. Hatta bence Binnur Kaya'dan daha başarılı. 

Dizilere karşı genel bir önyargım var sanırım. Çok fazla reklamı oynatıldı daha dizi başlamadan önce. Amma da abarttılar diye düşündüm hep. Bu kadar gözümüze soktuklarına göre alıcısı olmayacak diye korkuyorlar herhalde diye de düşündüm. Bu diziyi de Masumlar Apartmanı gibi inatla izlemedim önce. Sonra baktım herkes bundan bahsediyor, öve öve bitiremiyor, annem kardeşim izle diye baskı yapıyor, izledim ben de.

Binnur Kaya evet çok iyi bir oyuncu ama bir psikiyatrist rolüne göre fazla anaç oynuyor bence. Sarışın kıvırcık doktor daha psikiyatrist gibi mesela. Binnur Kaya'nın mimikleri, Meliha'ya gün arkadaşıymış gibi davranması çok olmamış sanki. Kitapta nasıl anlatılıyor bilmiyorum ama daha mesafeli durmalı bence.

"Beni de ağlatacaksın" diyor mesela, hastaya bu söylenir mi?

Ben mesela bir ayrılık travmasında psikiyariste gitmiştim, ben anlattıkça adamın gözleri doluyordu ama konuşurken sesinde en ufak bir titreme yoktu. Gözleri dolduğu gibi hemen normale dönüyordu, kendisini toparlamayı çok iyi beceriyordu. Ben gözlerinin dolduğunu fark edince içimden "bu kadar mı acınası haldeyim, doktorun bile gözlerini dolduracak kadar travmatik demek ki durumum" diye düşünmüştüm mesela. Bunu hastaya düşündürtmek ne kadar riskli bir durum, oradan çıkıp "doktor bile dayanamıyor ben nasıl dayanayım" diye hayattından vaz geçmeye kadar gidebilir yani. Ama hemen kendini toparlayınca ve konuşurkenki ses tonu çok ciddi, mesafeli çıkınca "bana öyle gelmiş olmalı" diye düşünüp biraz rahatlamıştım. İşte size en gerçek örnek benim. 

Dizinin tek tutmadığım yanı bu. 

Hastaların hikayeleri çok etkileyici. Herkes kendine pay çıkarabiliyor, farklı farklı vakalar geliyor. Buna sadece dizi deyip geçmek olmaz, baya ciddi bir proje bu. İnsanları düşündüren ve dönüştürebilecek bir proje. En önemlisi de psikoloğa/psikiyatriste gitmenin deli işi olmadığını, herkesin gidebileceğini gösteriyor. Konuşmak, fikir almak, destek almak çok olağan bir şey. Gidersem ne konuşacağım ki diyenler için de cesaret verebilir.

3 yorum:

  1. Izlemedim.
    Ama dediğiniz konuda hak veriyorum. Yani karşınıza her türlü hasta gelebilir. Bir hastayla duygu çöküntüsü yaşarsa diğerine nasıl odaklanacak. Birde böyle bir durum var bence.
    Açıkçası benimde beni hiç tanımayan ama beni sessizce yargısız dinleyecek birine bu ara çok ihtiyacım var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle birini bulmaya çalışmadan önce vitamin değerlerine bir baktır. Sonbahara girdik, göksel durumlar da çok sert olduğu için bir anda vitamin depolarımız boşaldı. Takviye ile daha rahat olabiliriz.

      Sil
  2. Doğru bak toplum onu istiyor diye öyle oynuyor olabilir. Ben de Alyayı gittikçe sevmeye başladım galiba meliha ve alya hemen gitmez, daha çok bölümlerde olurlar.

    YanıtlaSil