24 Ocak 2021

Trendyol Yemek ilk siparişlerim

Bugün kesenin ağzını açtım sanırım biraz.

Önce, normalde de instagramdan takip ettiğim bir butik pastacının trendyol yemekte olduğunu görünce, Belçika çikolatalı profiterolünü denemek istedim. Siparişlerde minimum tutar 20TL olmalı, %50 indirim de 40TL'ye kadar geçerli, 40TL'nin üstüne uygulanmıyor. Yani mesela 50TL'lik alışveriş yaptıysanız ilk 40TL'si 20TL'ye düşüyor ve kalan 10TL de üstüne ekleniyor, toplamda 30TL ödüyorsunuz. (İlk 3 siparişte geçerli sadece)

Ha bu arada minimum tutar da indirimli son fiyata göre bakılıyor. Yani mesela 20TL'lik bir şey aldın o sepette 10TL oldu ya, alamıyorsun. Sepetin en az 20TL olması gerektiğini ve 10TL'lik bir şeyler daha eklemen gerektiğini söylüyor. Yani en az 40TL alışveriş yapacaksın ki o da 20TL'ye inecek ve alacaksın. Aslında lafı dolandırmışlar, sadece "40TL'lik alışverişe %50 indirim" deseler de olurmuş :)

O yüzden bir tane de makaron ekledim. 40 olsun diye, birkaç lira da geçti hatta. Dükkanlar da çok düzenbaz, fiyatları 40 yapmamışlar 39'da bırakmışlar hep :) Herkes kendi kurnazlığında. Bu pasta ürünleri de ne pahalıymış ya. Bir adet makaron nasıl 8 TL olabilir. Profiterol de 35 mi neydi. Yani indirim olmasa pek tercih etmezdim, indirim sayesinde bi merakımı gidermek istedim gerçekten muazzam bir lezzet miymiş diye. Kutuda 5 tane profiterol var geri kalanı Belçika çikolatası, evet çok lezzetli ama ağırdı baya. İki tanesini yedim ve baya tıkadı. Makaron ise, fıstıklı almıştım ve biraz ağır geldi o da. Daha hafif bir şey seçseydim frambuaz falan belki daha fazla beğenirdim bilmiyorum. Bir de hediye olarak normal kurabiye büyüklüğünde bir beze de eklemişler, hani yumurta akı çırpılarak yapılan. Bunların her birini ayrı ayrı paketlemişler. Sunum güzeldi yani. Ama çok ayılıp bayılmadım. (Hepsi fotoğrafta)

Sonra dünden planladığım gibi akşam yemeği için de tantuni aldım. Onu da 40'a tamamlamam gerektiği için bir de pide ekledim yarınki yemeğim de o olur dedim. İşteyken öğle yemeğine gittiğim yerdeki tantuninin tadını alamasam da fena değildi.

Tatlıda kurye kapıya asıp tıklatıp gitti, temassız teslimatı seçtiğim için. O gidince gizlice kapıyı açıp poşeti içeri alınca bi tuhaf hissettim. Ne acayip ya, temassız teslimat diye bir şey de bu sene çıktı, sanki birbirimizden nefret ediyormuşuz da kimse kimseyi görmek istemiyormuş diye yapıyormuşuz gibi :) "Yüzünü görmek istemiyorum bırak ve git", insan ilişkilerimiz nerelere geldi, yabanileştik iyice.

Ama tantunici arkadaş inatla kapıya vurmayı tercih etti. Çünkü aldıklarımı tek bir poşete koymamış, kartonla getirmiş. Öyle olunca da mecbur muhatap olup elden aldım :) İyi oldu ama. "Teşekkürler", "Afiyet olsun", "Kolay gelsin", "İyi akşamlar" diyaloğu insanlığımı hatırlattı :))

Şu an ses olsun diye tvden Survivor'ı açtım ama hiç çekmedi beni. Zaten yıllardır izlemeyi bırakmıştım ama bazen öylesine açıp izlerdim, kafam dağılırdı. Açtığımdan beri millet birbirini boğazlayacak nerdeyse. Bir sinir bir agresyon... Zaten yeterince gergin olan yaşantımıza fazla geliyor artık herhalde. Eskisi kadar çok izlendiğini de sanmıyorum, kardeşlerim de izlemiyor çünkü. Önceki yıllarda pek kaçırmazlardı.

Böyle işte, günü bitiriyoruz. Bugün üzerimde bir sakinlik, huzur vardı nedense. Acaba dün buraya hayatımdaki değişikliği yazdığım için mi? Olabilir. İçimi dökmek rahatlattı herhalde. Enerjik, kendimi önemsediğim bir gün oldu. Her günümüz birbirinden güzel olur inşallah böyle güzel güzel devam etsin hep...

2 yorum:

  1. ben hiç yemek siparişi vermedim internetten zaten hazır yemek kültürüm hiç yoktur. midem çok hassas olduğu için. makoronlar çok lezzetli gözüküyor:)) fiyet olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim . Ben de hazıra alışmamaya çalışıyorum, her zaman kendi yaptığımız daha güvenli ve güzel :)

      Sil